Ereğli Mutlu Son
Ereğli Mutlu Son
O anda, o da kendinden pek hoşlanıyor sayılmazdı. Miranda’nın çenesini yukarı doğru kaldırmıştı fakat konuşurken titriyordu,Ereğli Mutlu Son “Beni bağışla, katılmam gereken bir balom var. Ve sana teşekkür ederim, sayende dans etmek için çok sayıda kavalyem var ve Ereğli Mutlu Son hiç birini gücendirmek istemem.” Turner, onun dimdik yürüyerek uzaklaşmasını izledi. Ve sonra o da oradan ayrıldı. 20 HAZİRAN 1819 O dul kadın bu gece balo odasına geri gidince tekrar gördüm.
Kim olduğunu Olivia’ya sormuş oldum, adının Catherine Bidwell bulunduğunu söylemiş oldu. Pembleton Kontesiymiş. Altmış yaşlarına yaklaşan Pembleton Lordu ile evlenmiş ve hemen bir erkek çocuk dünyaya getirmiş. Kısa süre sonra Lord Pembleton vefat etmiş, o da şimdi, oğlu erişkin yaşa gelene kadar serveti yönetme hakkına sahip tek kişiymiş.
Ereğli Mutlu Son
Akıllı hanım. Bu kadar bağlarımsız olabildiğine gore. Muhtemelen yine evlenmek istemeyecektir, bu da Turner’ın çok işine gelir.Ereğli Mutlu Son Onunla bir kez dans etmek zorunda kaldım. Bu mevzuda Leydi Rudland ısrar etti sonra da sanki gece daha kötü olamazmış gibi, beni bir kenara çekti ve ani popülaritem üzerine yorum yaptı. Ashbourne Dükü benimle dans etti! (Ünlem işareti Leydi Rudland’a ilişik.) Dük tabiiki evli, aynı zamanda çok mutlu bir evliliği var fakat yine de zamanını liseden yeni mezun ufak kızlarla boşa harcamaz. Leydi R. çok heyecanlandı ve benimle çok gurur duydu. Azca kalsın ağlayacaktım… Şimdi evdeyim ve bir kaç gün dışarı çıkmak zorunda kalmamak için bir tür hastalık buluş etmeye kesinyım. Yedi gün süresince, eğer başarabilirsem.
Beni en çok ne rahatsız ediyor, biliyor musunuz? Leydi Pembleton güzel bile sayılmaz. Hani, yüzüne bakmak çok rahatsız edici değil fakat bulunmaz Hint kumaşı da değil. Saçı düz kahverengi, gözleri de öyle. Tıpkı benim benzer biçimde. DOKUZUNCU BÖLÜM Miranda sonraki haftayı, eski Yunan trajedileri okurmuş gibi yaparak geçirdi. Bir kitabı hakkaten okuyacak kadar uzun süre zihnini ona odaklaması mümkün olmuyordu, ancak ikide bir sayfanın üzerindeki sözcüklere bakmak zorunda kaldıkça, kendi ruh haline uygun bir şey seçebileceği sonucuna vardı. Bir komedi onu ağlatırdı.
Son yorumlar